11 Şubat 2016 Perşembe

HERKESLE ARAM İYİ OLSUN İNSANLARI



Tevekkülden olgunlaşmış değil hesapla donanmış insanlar…

Bunları hiç kimseyle aram kötü olmasın insanları ile karıştırmayın. Onlar çoğu zaman insanlarla ilişkilerine dikkat eden özenli insanlardır bunlar ise başka bir türdür.

Başlamadan ön not: Ben herkesle aram iyi olsun insanı değilim… Sevenim olduğu kadar direk söylediklerim ve yazdıklarım nedeniyle sevmeyenlerim var. Ama kimse de geçip karşıma doğru söylemiyorsun diyemez…

Doğru ne derseniz… Mesela insan satmamak, insanların arkasından konuşmamak, aslında olduğundan başka davranmamak… Yani bana göre değil bu “doğru”… Doğru insan olmanın genel doğrusu… Hani bütün kitapların yazdığı, kanunların belirlediği doğrular… Hırsızlık yapamazsın gibi, kimsenin özgürlüğüne giremezsin, insanları gizlice dinleyemezsin, kaydedemezsin, birilerine özel yazışmaları, konuşmaları dinletemezsin, okutamazsın gibi…

“Herkesle aram iyi olsun insan” olmak bir nevi sürü psikolojisi içinde olmaktır. Ne kadar kalabalıksak o kadar haklıyız, yanılsamasına düşmektir.

Oysa bilmezler ki bir insan hakkında fikir edinmenin en iyi yöntemi, başkalarının onun hakkında ne söylediği değil, onun başkaları hakkında ne söylediğidir. Ve aslında kimse tarafından da tınlanmayan, samimi bulunmayan insanlardır genelde…

Zamanla anlaşılır her şey...

Ne yapar bu herkesle aram iyi olsun insanlar;
-         
Zamanı gelince insanı satarlar. "kusura bakma ama çoğunluğa seni tercih edemem" derler… Ve bunu sırayla herkese yaparlar…
-         
Görüşlerinizin, hayata bakışınızın onun zıttı olduğunu bilse de, sizi zerre kadar sevmese de, yine de güler yüzlü yalakalıklarını sizden esirgemezler. Gerçek fikirlerini arkanızdan konuşurlar.
-         Sizi gördüğü yerde muhabbetle karşılar, içinden de "belli mi olur, gün gelir buna işim düşer" diye düşünürler.
-     
Ne haklıya haklısın diyebilirler, ne de haksıza haksızsın... Suya sabuna dokunmazlar. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın derler. Ayrıca kimsenin gerçek dostu değildirler, kimseye de gerçek dost olmazlar.
-         
Bazılarının elinde, dilinde hazır düşünceler vardır. Kimseyi rahatsız etmeyecek, herkesin az çok kendini dâhil edebileceği, fikir sahibi olabileceği, bol kıkırdanabilecek bol emojili sözleri vardır…
-         
Sürekli gülümsemeye çalışmak bünyelerinde yoğun gaz yaptığından olsa gerek, aniden saçma sapan bir duruma patlayabilen insanlardır.  Beş dakika sonra gelip "aslında ben seni çok seviyorum, iletişim kopukluğu oldu bıt bıt bıt..." muhabbetine girerler…
-         
Bazıları sırayla herkese “ben aslında seni doğru buluyorum” diye telefon hatlarını boşuna meşgul ederler…
-         
Genelde cesaretsiz insanlardır. Hayata karşı tek başına kalma düşüncesi bile korkutur onları. Sürekli birileri olmalıdır yanlarında. Böyle güvende hissederler kendilerini.
-         
Bu kişilerden birine denk gelip sen neden böyle yapıyorsun arkadaş diyecek olsanız iki türü vardır ya konuşmaya girmeden kaçanı ya da konuşmada sizi bastırmak için bağıranı…
-         
Omurgasızdırlar, özgüven problemleri olduğu için kimsenin karşısında dikilmek istemezler aman düşman olmasın diye herkesin suyuna giderler. Aslında garip bir ikiyüzlülükleri vardır, melek gibi gözükürler ama kimi gerçekte sevdiklerini kimi de idare ettiklerini anlamak güçtür çünkü herkese güler yüzlü herkese yardımcı herkese içten gözükürler. İçlerindeki öfkeyi boşaltamadıkları için dedikoduyu severler.
-         
Hem saf hem üçkâğıtçı hem ucuzdur böyleleri. Önce hiçbir çirkefliğini belli etmez. Sonra kendisini sevmeyen kendisinden hazzetmeyen insanların varlığını gördüğünde çirkefleşirler.
-        
Çevresindekileri kaybetme korkusuyla bir sürü kişiliğe bürünebilen insandır. Aslında olmadıkları gibi davranır, rol yaparlar. Bir süre sonra gerçek kişiliğini, nelerden hoşlandığını, nelere güldüğünü kendileri de unuturlar. Karaktersizlik artık karakterleri olmuştur ve bunun farkındaysalar da derin bir depresyonun ta içine düşerler.


Özetle bu insanlar 3 günlük dünyanın 5 para etmeyen köşe kapmacalı oyunlarından kafasını kaldıramayan küçük hesap insanlarıdır.  Bugün olmasa bile, yarın kaybedecek olanlardır.  Ve  bunu bildikleri için bulundukları ortama çok fazla zarar verme uğraşındadırlar... Hele birden kendinden zeki ve onları kullanabilen bir öncüye denk gelirlerse ortam bırakmazlar birlikte...

Şimdi bu duruma hiç te bilimsel olamayacak ama çok da iyi gelebilecek fikrimi beyan edeyim ben;

Bunlar benim ağzının ortasına banyo terliğiyle vurmak istediğim insanlardır.

 Sonsöz;

"HERKESE KARŞI FARKLI YÜZ TAKINANLAR BİR GÜN KENDİ YÜZLERİNİ UNUTURLAR"