12 Ağustos 2015 Çarşamba

OLMASA DA OLUR...



Uyanıp İsmail ve Lili’yle oynaşma bittiğine göre kahveyi alıp bilgisayar başına geçme zamanıdır. İsmail bizim evin sarı delikanlısı 7 yaşında, iri yarı atletik bir sarman… Lili daha 2 değil, ama tek gözüyle ve giderek büyüyen poposuyla dünya tatlısı bir şey… Olmazsa olmazlarım kedilerim… Maalesef bir insan ömrüne çok sayıda kedi düşüyor…

Sabah kahvesi de olmazsa olmaz… Sabah müzik dinlemek de olmazsa olmaz…
Evlatlar olmazsa olmaz… Ana, baba, kardeş olmazsa olmaz…
İzmir olmazsa olmaz, bu memleket olmazsa olmaz…

Ama “olmasa da olurlar” var yaşamda… “olmasan da olurlar” var…
Arkadaşlarda kediler gibi, bir ömre yakın /uzak çok arkadaş sığıyor… Dostlukla sınamazsan eğer…

Yazmak olmazsa olmaz’mış… Bildim bileli yazıyorum ben… Rahatlamak için, kafamı dağıtmak için, kendime yardım etmek için, birilerine fikrimi, zikrimi ulaştırmak için, kırılan yanlarımı yamamak için, eğlenmek için, söylemek için… Uyarmak için… Gidiyorum demek için, gittim demek için… Bittin demek için… Varsın demek için, yoksun demek için…

Ben anlamam yarı yolda bırakmayı. “beni yarı yolda bıraktın” diyen varsa ayağa kalksın… Varsa da tüm yüreğimle, "anlamamışım seninle aynı yolda olduğumuzu" derim… Çünkü birini, bir fikri, bir düşünceyi yarı yolda bırakmam ben… Safra atar gibi… Artık bana uymuyorsa, artık benle olmuyorsa direne direne sonunu görürüm… Kurtaracak ne var diye döner dururum etrafında… Ve bir gün…
OLMASAN DA OLUR derim… O nedenledir ki bitmeyen ilişkilerim, süren arkadaşlıklarım çoktur… Selamımı kestiğim çok az insan vardır… Ama bana o selamı kestirecek kadar “kötüyse” karşımdaki dünya yerinden oynasa benimle aynı kapta eritemezsiniz onu… Bünyem tükürür…
Allaha şükür bu derece hoşlanmadığım sadece iki varlık sayabiliyorum bu yaşamda… Onlar hiç olmasa daha iyi olur. Çünkü o derece “kötü” ve “yanlış”lardır… Sadece benim için değil elbette, varlıkları yakın çevrelerine zarardır hep… İlla ki zarar verirler… Ehven-i şer olanları da vardır bu kötüler diyarının… Onları ise sürekli kontrol altında tutmak gerekir yaşamınızın bir yerinde durmaları elzem ise, o ya da bu nedenle… İş, güç, sosyal yaşam derken bunlardan çok dolar yaşama…

Bu memlekette “olmasa da olur”lar hızla artıyor bugünlerde… Hatta topu olmasa daha iyi olur… Bir halkı bu kadar zorlamak tehlikelidir… Bu kadar şuursuz oynamak tehlikelidir. Bu kadar can yakmak ve bunu kişisel ego ve hırslarla yapmak çok tehlikelidir… Maazallah örnekleri var tarihte… Bu tip tavırlar sürmez… Uluslar sürer…

Yani küçük ölçekten de baksan, büyük ölçekten de bu yaşamın olmazsa olmazları ve olmasa da olurları var…
Sizin yaşamınız için bunlar nedir?
Benim için bu yaz bir ayıklanma süreci oldu… Açıkçası sabrımı daha güzel şeyler için saklamaya karar verdiğim anda “olmasa da olurlar” dökülmeye başladı yaşamdan…
Samimiyetsizlikler,
Bencillikler,
Zor anında yanında olup, zorlandığında bulamadıkların,
Egosu yüksek insanlar,
Her tür başarıyı kendine mal edenler,
Kıskanç insanlar…
Ortak bir amaç için yola çıkıldığında maskesiz yüzlerini gördüklerin,
Nedense iki kısa yılda bir revize olurlar hep…

Bilmem yaşamın uzun yılları daha var mı önümde… Nasip, kısmet… Ama eğer varsa, bu yıl şunu kabul ettim ki “çok derinden”… Bu yol yalnız yürünüyor…
Beklentilerimin yüksek olduğu kesin insanlardan…
Çünkü tutarlılık bekliyorum, ağızdan çıkanı kulağın duymasını bekliyorum, cesaret bekliyorum, samimiyet bekliyorum, sorumluluk bekliyorum, elini taşın altına koyabilecek yürekte olmasını bekliyorum, yalan söylememesini bekliyorum… Korkak olmamasını bekliyorum… Çıkarcı olmamasını bekliyorum, post değil dost derdinde olmasını bekliyorum…
E haliyle bunları bekleyen tüm diğer insanlar gibi ciddi hayal kırıklıkları yaşıyorum.
Bazılarını ifade etmek zor geliyor... Çünkü "bir şey yaptın bir gün, bir laf ettin, bir yerde öyle bir duruş sergiledin ki bende ki yerin bitti" diyemiyor insan bazen… Sürüklüyor… Bitişine doğru…

İşte orası size benim sizi bıraktığım yer gibi gelse de siz beni çoktan bir yerde bırakmış oluyorsunuz.

Ben hep böyle bıraktım geride bıraktığım insanları… Hastalıkta, zorlukta yanlarında olduğum… Bedenin zevkleri, ruhlarının bencillikleri için aslında beni benden çok önce bırakmış olanları…
Yarı yolda bırakılmış hissetmişlerse fotoğrafın genelini görmediklerindendir.

“Olmasa da olur” gibi hissettiniz mi hiç sizin için çok değerli olan bir şeyi…

Çok can yakıcıdır. Bir vakit sizin için o derece değerli bir duygunun içinin boşalması…
Ne yapsanız eskisi gibi hissedemeyeceğinizi bilmek çok can yakıcıdır…
Orası vazgeçtim senden yeridir…

Vazgeçtiğim yerlere selam edeyim bari buradan…

Sizin “olmasa da olurlarınız” neler?

Ursula K. LeGuin’in “Karanlığın Sol Eli”  kitabının ilk sayfasında yazan cümle çok önemlidir…
“sine qua non”

“Olmazsa olmazlarınız neler?”
“Olmazsa olurlarınız neler?”

O nedenle;

"Olmasa da olacaksa, olmasa da olur.
Ne ki, olmasa da olur.
Hiçbir şey olmasa da olur.
Çünkü her şey olur.”

OLURU NE Kİ BU YAŞAMIN?

Kusursuz olmasa da olur “huzursuz” olmayalım yeter…