16 Aralık 2016 Cuma

NE YAPMALI?



İnsan ne yapmaz...

Ne yapmalı?

"bugüne kadar sürdürdüğüm gibi, çevremdeki kişilerin davranış ve tutumlarını bilinçsiz bir aldırmazlıkla benimseyerek bu renksiz, kokusuz varlıkla yetinmeli mi; yoksa, başkalarından farklı olan, başkalarının istediğinden çok farklı, köklü bir eylem isteyen gerçek bir insan gibi bu miskin varlığı kökten değiştirmeli mi?"

Oğuz Atay, Tutunamayanlar, s. 93.

ama soru insan ne yapmaz?

insan önce kendi rahatı bozulmasın diye susar...
kendi konumu sarsılmasın diye göz yumar...
kendisine de yapılmasın diye başkasına yapılana rıza gösterir...

soru hala insan ne yapmaz?

İnsan içinde bulunduğu köhnemiş durumu değiştirmek için elini kolunu kıpırdatmaz ama şikayet eder...

dünde ve bugünde burnuma kadar soktuğunuz haksızlık ve hadsizliklerden sonra kendime diyorum ki...

insan bu ne yapmaz ki?

AKLIMDA DELİ SORULAR :) 

2016 versiyon... 

Kim ne dediyse, ne düşünüyorsa, ne konuşuyorsa haklıdır... ;)
neticesinde bir akıl kolay yenmez :)

Buna destek için uygun memlekette olacaksın, uygun idarecilerin olacak, uygun şehirde yaşayacaksın, anandan babandan uygun genetiğin olacak, uygun insanlara sevdalanacaksın, buna sebep olacak uygun dostlar seçeceksin... 

Kuş kadar beynin olacak, sen akım derken, herkes bokum anlayacak, anlatacaksın kimse anlamayacak... kimse anlamayacak sen anlatacaksın :)
uygun ortamlara düşeceksin, türlü türlü insan göreceksin... güzelleşeceksin... fena güzelleşeceksin... :)

aklın almayacak, bardağın taşacak...
neticesinde kolay dellenmiyor bir insan yavrusu...

Kaç balon uçacak zihninden, kaç kıskançlık, kaç ihanet göreceksin...

kaç kere neyin faturası lan bu ödediğim diyeceksin...
kaç haksızlık, eşitsizlik göreceksin...
kaç aç çocuk uyuyacak içinde geceleri, kaç evsiz üşüyecek...kaç kadına, çocuğa tecavüz edilecek, kaç genç öldürülecek, kaç insana işkence edilecek... kaç hayvan katledilecek...

kolay değil neticesinde...
hayatta kısa neticesinde...

kırmızı da esmere yakışır neticesinde ;)
papatyalar başımızın tacı neticesinde...

Hadi bakalım o zaman sağdan sayalım memleket kalabalık neticesinde
1 deli, 2 deli, 3 deli.....
hep deli, hüp deli...:)

Ne değişti bir sene de... Daha çok delirdik allaha şükür... 

Ama öğrendik de bazı şeyleri mesela ilişki yoksa ihanette yok... Kırılmakta yok...

Memleket meselesine delirmenin bir faydası yok mesela onu gördük... Çünkü ne kadar delirsek de onlar bizden fazla delirmiş onu gördük...

Mesela hiç değişmedi insanların kendi ödedikleri faturaları fark etmeyip bizimkine laf etmesi...

Hiç değişmedi mesele insanın insanı anlamaması...

Tecavüzler arttı mesela... Tecavüzcülerle empati kurmak diye bir savunma çıktı hunilerimize renk katan... Tecavüzlere penis boyu indirimi, boşalmamış olma indirimi getirdi devlet huni uçurduk... Hepiniz şeriatçısınız, aynı bokun suyusunuz lan diyemedik mesela onlar yaptı biz bişi yapmadık diyenlere...

patlaya patlaya öldük gen yaşlarımızda...

Ama hep alış-veriş... Gündüz yetmedi gece de alış-veriş...
paran kadar alış... çıkarın kadar veriş...
utanmak mı lazım bu insanlardan...
çünkü hepsi çok akıllı... hepsi çok utanmaz...
arsız hatta...

hepsi birbirinin ardından gıybette sonra hepsi senin ardından gıybette...
varsa arada bir akıllı hem orada hem burada...


Sonuçta bir ben deli... hep deli hüp deli...
Bir deli babaanne ...