Bir süredir bilgisayardan nefret ediyorum...iş için gerekli
olmadıkça açmıyorum...bakmıyorum... Doz aşımı oldu bünyemde bilgisayarla ilgili
herşey... İş için yapılanlar haricinde hiçbir şey yapasım gelmiyor burada...
kendime tanıdığım mola bu gece yarısı 3 buçukta bitti... Netice de buradan para
kazanıyorum...
İster hayat, ister iş, ister aşk... neyi artık görev olarak
yapıyorsanız zevk almıyorsunuz...Ben de bir süredir burada görev savıyorum...
Blog bir süredir yazısız... Gönüllü işler yarım... Elbette sebepleri var...
Sadece para kazandığım işimi düzgün yapıyorum...Çünkü;
Yeni yıl... başlamadan bir süre önce bende eskisi bitti... Bir
anda... birşey oldu...yılın son 20 günü benim için zaten yoktu... Yirmi gün
önce ben bitirdim 2015'i...
Neden mi... bazılarınız belki de çok hoyrat davrandınız
arkadaşlığımıza... Bazılarınız belki de çok hadsiz davrandınız
yaşadıklarımıza... Bir gün farkettim ve yazdım; telefon dedim sadece birşeye
lazım olduğumda çalıyor... Çok güzel bir adam aradı yazının üstüne... Hiç
aramaz beni... öyle aramalı bir arkadaşlığımız yok... hep belli belirsiz bir
dostluğumuz var... Biri sorsa beni sever derim... bende onu severim bilir...
Ama hiç aklıma gelmezdi onun arayacağı... Bana "nasılsın" dedi... Ve
o telefon bana birşeyi farkettirdi... Çok yakınımızda sandıklarımız bizimle
ilgili duygu eprimesi yaşıyorlar... Varlığımız onlar için farketmiyor
aslında... Yokluğumuzda farketmez diye düşünüyorlar o nedenle... Ve her şeyi
söyleyip, talep edebileceklerini düşünüyorlar...
Ufak ataklar yapıyorum ama keyfim gelmiyordu bir süredir klavye
başında...
Yarım saat önce bir şarkı dünledim uykum kaçtı... keyfim yerine
geldi...
Yeni yıl aslında tam olarak 2 ocak'ta eskir... Sonrası eskitilen
bir yıl dahadır...
Yarın ya da bu gün; yeni yıl, yeni umut, yeni ümit, yeni umut,
ve yeni ümit;
e - hiçbiri. bir şeylerin değişeceğini üzerinden geçen hayali
zaman çizgisiyle beklemek ve bunun da seni mutlu etmesini beklemektense eski
yoluna girmesini istemek daha gerçekçi sanki.
e -hiçbiri. alameti kendinden menkul yılların sonucu bunlar.
Varlığın varlığına sarılsın bu sene sana yeter.
Şimdi sabah olacak sonra yine akşam olacak, yine sabah olacak,
sonra yine belki akşam olur; belli mi olur.
Yaş ilerledikçe insan yeni yıldan bir şeyi eksik istiyor...
Aşk... Ben yıllardır yeni yıldan sağlık, mutluluk, huzur,
çocuklara, büyüklere bunlardan bir demet isterken kendim için habire salak
güzellik kraliçeleri gibi "dünya barışı" istiyorum... Çok uzun
zamandır "aşk" kelimesini telaffuz bile etmiyorum... Olmuyorum da
zaten... Oysa bir yaşamsal engelim yok... Saçlarımda ki beyazları ve artık bir
babaanne olmamı kendime engel olarak sayayım mı bilemedim... Sanıldığı kadar
modern olmadığım doğrudur... Ama sebep bu değil... Yani benim açımdan... Yoksa
kendi beyaz saçlarına bakmadan bizim saçlarımızı beyazlamış bulanlar vardır
elbette... Benim nedenim şu ki, İnancım yok böyle şeylere uzun yıllardır...
Kaçak göcek, adı üstüne konmamış şeyleri de sevmiyorum... Etrafımda ki
yıpranmışlıklara bakınca iyiyim ben böyle diyorum... Netice yürek hafif yorgun
elbette...
Tüketmek, tüketmek ve daha çok tüketmek'ten gayrısını hor gören
bir hâl egemenken, aşkta bile… aşk bile, zamana, mekana karşı bunca
dayanıksızlaşmış, adeta bir tüketim nesnesine dönüşmüşken… Ben bakıyorum
etrafımda ki korkaklara ve böyle iyi diyorum...
Son olarak her yıl yeni yıla girerken görev gibi yeni ısmarlanan
şeylerle ilgili azcık asi, dik başlı bir şeyler yazmak istiyorum...
Her yıl yeni yıla girerken tertemiz bir sayfa açtık lafları
ediyor bir sürü arkadaş... Kardeşim sen tertemiz misin ki temiz sayfa açılınca
her şey temiz olacak? Sanıyor musun ki yeni yılda savaşlar olmayacak, çocuklara
ve kadınlara yönelik şiddet, cinsel istismar olmayacak, ekonomi yoluna girecek,
insanlar işsiz kalmayacak, vergi kaçırılmayacak, binalar durduk yerde
yıkılmayacak, erkekler ve kadınlar birbirini birden aşkla güzellikle sevecek...
Birden içimden bir şey şöyle demek istiyor...
"-git bir ruhen temizlen sonra gel, yeni yıldan yeni şeyler
iste. kirli ellerinle kirli emellerini inşa etme.
de git şimdi buradan."
Madem herkes için çok önemli bu yeni yıl meselesi; O halde benim
sizler ve kendim için dileklerim de şöyle...
Yeni yılda çok sevmenizi, çok sevilmenizi dilerim.
Yeni yıl kendinize ve sevdiklerinize ayıracak kadar parayı
ezilip üzülmeden kazanacağınız bir yıl olsun; fazlası da olsun, başkalarını mutlu
etmek de harcayabileceğiniz paranız olsun...
Yeni yıl her sabah, sağlıklı bir bedende olduğunuzu tepeden
tırnağa hissederek sevineceğiniz bir yıl olsun, kendinizi çok sevdiğiniz,
aynaya bakınca gülümsediğiniz bir yıl olsun...
İnsanların ve hayatın türlü karmaşasının bizleri, ilişkilerimizi
ve sevgimizi test etmediği bir yıl olsun derdim, ama bu hiç olmayacak bir şey
kanımca...
Kendim dahil herkese ruhen temizlen derken şunu da ilave
etmeliyim sanırım...
Sağlıksız iletişimleri sürdürmeyin, sürdürmeyelim... Zayıf
yanlarınızı besleyen, bu şekilde rahatınıza denk gelen iletişim biçimlerini,
egonuzun demirden sağlam pençelerine rağmen koparın, geride bırakın,
canlandırmayın ya da derim...
Sevdiklerinizden vazgeçmeyin, tüm toz toprağa, bazen yağmura ve
fırtınalı günlere rağmen birbirinizden vazgeçmediğinizi görmek güzel güneşli
bir günün değil, koskoca güzel bir yaşamın da habercisidir. Garantisidir de.
Ve tercih yapın. dostluk, sevgililik, evlilik, aile; farkında
mısınız ki tercih yapmaktır ve güçle tercihlerinden yana durmaktır hayat boyu.
Tercihinize leke sürmemektir. Sürdürmemektir... O zaman
ellerinizi yıkamış olursunuz...
Tercihlerini bile ortaya koyamayan insanlardan olmayın...
Şimdi başlayalım 2016'ya... Mühim bir yıl neticede...
1966-2016... 50... Yarım asır .... saçlardaki beyazlar boşa
değil...
Ama en güzeli şu ki...
Kimse Yeni Yara Açamaz Artık,
Çok Canım Yandı Acımaz Artık.
Bugün Düşerse Yarın Kalkar,
Bu Kız Kendine Acımaz Artık....
Ölümden gayrısı geçer...